top of page

Yaşadığımız Dünya Gerçek mi?

Güncelleme tarihi: 14 Kas 2023


Beynin içindeki görüntüyle muhatap olmamıza rağmen dünyanın bu kadar gerçekçi olması Allah’ın sanatıdır. “Araba nerede” diyoruz “karşıda” diyor. Oysa beyninin içindeki arabayı görüyor. “Masaya dokundum” diyor, “masa nerede” diyoruz, “parmağımın ucunda” diyor. Oysa sadece beynindeki elektriği dokunma olarak algılıyor.


Ruhun bedene ihtiyacı yoktur. Beden aslında ruhun bir ürünüdür. Ruhtan tevellüt eden bir inanç, Allah’ın yarattığı bir görüntüdür.


Bu dünyada bize tanıtılan her şeyin aslını ve en güzelini sebeplere bağlı olmadan cennette göreceğiz. Burada benzine, elektriğe ihtiyaç var ama cennette hiçbir sebep olmadan her şey var olur. Arabanın, teknenin, bilgisayarın görüntüsü doğrudan oluşur.


Yaşadığımız Dünya Gerçek mi?: Her Şeyin Allah’ın Görüntüsü ve Ruhu Olduğunu Bilen Kıskançlık Yaşamaz.


Beyne gelen elektriği görüntü olarak algılayan ruhtur. Evrim ruhu açıklayamaz. Beyne gelen sadece çok zayıf bir elektrik. Ama gözü olmadığı halde bu elektriği 3 boyutlu rengarenk bir dünya olarak gören biri var. Evrim beyinde gözü olmadan gören, kulağı olmadan duyan, dili olmadan tadı alanın kim olduğunu açıklayamaz.


Hayatımız dediğimiz bu ekranı bize gösteren ve bu görüntünün kaderini hazırlayan tek güç Allah’tır.


Yaşadığımız Dünya Gerçek mi?: Kader Allah’ın istediği gibi ilerliyor, aksi olmaz, kaderin dışında bir görüntü oluşmaz.


Biz hologram gibi sadece Allah'ın gösterdiği görüntüyü yaşıyoruz. Eğer, “Ya Rabbi Seni çok seviyorum, ben bir hiçim, tek varlık Sensin. Her yer Senin güzelliğin, ben Senin tecelline aşığım, bana tecelli et” dersen Allah sana her türlü güzelliği nasip eder. Allaha ne kadar teslim olursan o görüntüler o kadar güzelleşir. Allah'ın varlığında eriyene Allah her türlü güzelliği yaratır.


Beynin içinde tat alan, duyan, gören, hisseden biri var. Materyalistler ve evrimciler bu gerçeği hiç akıllarına dahi getirmek istemiyorlar. Lenin de maddenin gerçekliğinin yani beynimizde bir görüntüyle muhatap olduğumuzu hiç düşünmek istemiyor, bunu tehlike olarak görüyordu.


Her insan sadece kendi ekranında kendisine gösterilen görüntüyü bilir, diğer bir insanın ekranında ne gösterildiğini bilemez.


Her görüntüyü yaratan Allah. Her beğendiğimiz, her sevdiğimiz şey Allah’a ait. İnsanların gaflet içinde Allah’ı unutması mucizedir.


İnsan ölüm anından itibaren yeni bir boyuta geçer. Mümin ölüm sırasında hiçbir korku, endişe veya sarsıcı olay yaşamaz. Ölüm rüya gibi olan bu görüntünün çok keskin bir görüntüye dönüşmesidir. Küfür ölüm anından itibaren acı yaşamaya başlar, müminde acı olmaz.


Kaderin bir film şeridi gibi aktığını bilen ve Allah'ın izlettiği o görüntüyü saygıyla izleyen çok huzurlu yaşar.


Sinirlenmek insanı küçük düşüren, görünümü komik bir durum. İnsanın kendisine öfkeyi hiç yakıştırmaması lazım. Mümin sinirleneceği durumla karşılaşır ama Allaha sığınıp o duyguyu yener. Allah'ın gösterdiği görüntüye öfkeyle değil hayır gözüyle bakar.


Göz görmez. Tüm gözler kördür. Göz sadece beyne elektriği iletir, beyinde gözü olmayan biri bu elektriği rengarenk görüntü olarak görüyor.


Allah gözü sadece bir sebep olarak yaratmış. Gözden beyne ulaşan elektrik de çok zayıf. Görüntüyü doğrudan ruh görüyor.


Görmenin gözle bir alakası yok. Göz sadece elektriği nakleden konumunda. Görüntüyü beynin içinde ışıl ışıl gören biri var. Görüntünün oluşması için beyne gelen elektrik çok zayıf bir elektrik. Bu zayıf elektriği 3 boyutlu net görüntü olarak görmek büyük mucize.


Allah o kadar çok harika yaratıyor ki insan nereye baksa harikalık görüyor. En büyük harika ise insan beyninin içi. Beynin içinde gözsüz gören, kulaksız duyan biri var. Bu hakikatin iman dışında hiçbir açıklaması yok. Göz sıvı bir yapının içinde oradan ışık geçip ters olarak görüntü oluşuyor, çok düşük amperde elektriğe dönüşüp beyne gidiyor ve beyinde o düşük elektrik mükemmel renkli çok net bir görüntüye dönüşüyor ve gözü olmayan biri bu görüntüyü görüyor. Bu büyük bir harika.


Her insanın iki gözü de kördür. Göz elektrik akımını beyne ileten cihaz hükmündedir. Beyinde gözü olmadan görüntüyü gören biri var. Beynin içinde kulağı olmadan müziği dinleyen kimdir? Evrimciler bir kere bile bu hayati konu üzerinde durmuyorlar.


İlk yaratıldığı andan beri hiçbir insan beyninin dışına çıkıp görüntünün aslını görmemiş. Her insan beynin içindeki monitör başında yaşıyor.


Aklı zayıf olanlar iman edenlerin imtihanı için özel yaratılıyor, belki de ahirette bir kısmının sadece görüntü varlık olduğunu anlayacağız.


İnsan nihayet etten, kemikten oluşmuş bir varlığın görüntüsü. Enaniyet, kibir yapacak bir hali yok. Bu çok büyük bir zaaf olur yapan için. Bir mantığı da yok. Büyük olan Allah’tır. Allah’ın yanında insan hiçtir.


Beyninin içindeki bir görüntü sana nasıl talimat veriyor da seni İslam yolundan alıkoyuyor? Bu kadar mı aklın zayıf? “Çevrem -yani beynimin içindeki görüntü- bana müsaade etmedi” diyor. Sen Allah’a uysana. Beyninin içindeki görüntüye niye uyuyorsun? “Çok canlı duruyor” diyor, “Gerçekmiş gibi” diyor. Gerçekmiş gibi olması, önemli değil. O, imtihan için yaratılan bir hayal. Mutlak gerçek olan Allah’tır.


Allah Ben sevilmeyi hak eden sonsuz gücüm diyor. Bütün sevgiyi, her şeyi yaratan Benim, sevdiklerinizi yaratan Benim. Onların görüntüsü de Bana ait diyor. Dolayısıyla şirk koşmayın, sevginizi Bana yönlendirin diyor. Doğru olan da budur.


Allah candan sevilmeyi istiyor. Sen Allah’ın tecellisini, O’nun yarattığı görüntüyü putlaştırıp onu Allah’tan ayrı görürsen, böyle bir yalan söylersen, kendini kandırırsan bu çok akılsızca bir hareket olur. Bu Allah’ın zoruna gider. O zaman onu işte sana belaya çevirir, ıstıraba çevirir.


Senin sevdiğim dediğin beyninin içindeki görüntü. En ince detayına kadar kim yaratıyor? Kim sevdiriyor, kim konuşturuyor? Tamamını yapan Allah. Yani karşındaki şahsa ait hiçbir şey yok. Eğer sen sevgini Allah’a değil de sanal bir puta verirsen bu bir kandırmaca olur ama çok kötü bir kandırmaca. Kendini çok kötü kandırmış olursun.


Allah hep aşkı ister. Yoksa ne güzelliğin ne de başka bir şeyin anlamı olmaz. Cennet köşklerini düşünün, robot gibi varlıkların doldurduğunu düşünün, cennet havuzlarında yüzüyorlar. O görüntü, Allah vermesin acı bir durum olmuş oluyor. Allah o nimetini, Allah’ın ruhunu taşıyarak çileyi yaşamış, zorluğu yaşamış insanlara sunarsa o zaman müthiş bir güzellik oluyor. Yani cennetin bir anlamı oluyor. Allah, hakkıyla takdir edilmiş oluyor.


Allah hem sana üç boyutlu görüntü verecek, beyninin içinde onu seyredeceksin, hem bütün güzel kokuları alma gücü verecek koklayacaksın, tat alma gücü verecek lezzet alacaksın, dokunma hissi verecek dokunacaksın, denizde yüzeceksin, kayıkta gezeceksin, dünyanın sefasını süreceksin; Yaratan’a geldi mi, “Ben muhatap olmak istemiyorum” diyorsun. O zaman Allah belanı verir. Burası eğlence yeri değil.



Büyük olan yüce olan Allah’tır, insan büyük olmaz. İnsan zavallı bir varlıktır, garibanın tekidir. Gelip geçici, görüntü varlık neye güç yetirebilir?



Otobanı belediye yapmaz, Allah yapar. Kafanın içinde o yol. Beyninin içinde görüyorsun sen yolu. Arabaya bindin mi sürekli yol görüntüsü akıyor beyninin içinde. O zaman kim yaratmış? Allah yaratmış. Bilimsel bir gerçektir bu.


Mal insanın beyninin içinde yaratılır. Beyninin içindeki görüntüyü Allah'ın dağıtması için Müslüman dua edecek, o kadar. Beyninin içindeki görüntüye kıyamıyor, dağıtmaya kıyamıyor.


Sen Allah’ı seversen, sevdiğin görüntü de sonsuza kadar yok olmaz. Hiçbir varlık yok olmaz. Var olan bir şey bir kere var oldu mu bir daha yok olmaz. Mümkün değil, teknik açıdan da mümkün değil.


Güzelliği gösteren Allah, bir görüntü olarak gösteriyor. Bütün tamamı Allah’a ait, sevdiren Allah, gösteren Allah. Bütün sevgini Allah’a versene. Allah’a vermiyor şahsa veriyor, ondan sonra “vay yandım” diye başlıyor.


İnsan nihayet zavallı bir varlık. Ölüp gidiyor mezara. Sevdiği gidince kendini kaybediyor; “Ölüyorum, yanıyorum, bitiyorum.” Mezardaki haline ne diyeceksin? Korkup kaçıyor gördüğünde. O zaman sevilecek olan kim? Allah. Sana o görüntüyü gösteren kim? Allah.


Bütün kainatta Allah Nur’dur. Nur; insanın aklının alabileceği en güzel görüntü, iç açıcılık, güzellik, imandan kaynaklanan ferahlıktır.


Allah ne yapacağını bilir. Allaha merhamet öğretmeye kalkmayın. Merhameti size öğreten Allah. Şefkati öğreten Allah. Allah sana şefkati, merhameti öğretmese zaten bilmeyeceksin. Sana öğretiyor, Allah'ın sana gösterdiği görüntüyle Allah hakkında yorum yapıyorsun. Milim milim, an an sana gösteriyor Allah.


Yaşadığımız Dünya Gerçek mi?: Madde görüntü olarak vardır. Ama mutlak varlık değildir.


Kusur gözüyle bakarsan çok fazla kusur görürsün. Ama güzel gözle bakarsan onda çok fazla güzellik görebilirsin. Öbür türlü beynini karartırsan gördüğün görüntü de kararır o zaman. Ruhun da kararır.



Comentários


Yazı: Blog2_Post

Abonelik Formu

Gönderdiğiniz için teşekkür ederiz!

©2021, Allah Kesin Var

bottom of page